Kayıtlar

2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

TTNET İNTERNET HIZINIZ VE FATURANIZ

Resim
ttMilliyet.com.tr'den bir haber: "Hızlı internette gaza bastı, 100 Mbit'i 149 TL Türk Telekom, gelirlerin sürekli arttığı ADSL yatırımında hız limitini 100 Mbit'e çıkardı. Burada adil kullanım kotası 100 GB oldu Türk Telekom (TT), 1 Ocak'tan itibaren genişbant internette (ADSL) 100 Mbps erişim hızına ulaşıyor. Bu hızla 1 saniyede 1 şarkı, 1 dakikada 700 MB'lık bir film internetten bilgisayara yüklenebiliyor. Daha önce pilot uygulamaların gerçekleştiği VDSL2 teknolojisiyle en yüksek 32 Mbps sunan ve ADSL'de 8 Mbps kadar hız sağlayan Türk Telekom, VDSL2 ve ADSL2+ teknolojileriyle ilgili yeni tarifelerini açıkladı" Milliyet bu haberini Türk Telekom CEO'su Gökhan Bozkurt'un yaptığı açıklamalara dayandırıyor. Ohh ala… Sayın Gökhan Bozkurt bu açıklamaları yaparken TTNET'in Samsun gibi bir şehirde daha 1Mbps hizmet bile vermekte güçlük çektiklerini, 2Mpbs hizmet vereceğiz diye taahhütte bulunmalarına karşın bu hizmeti veremediklerini, 1Mpbs

MÜFETTİŞ ÖĞRETMENİ DENETLERKEN NE OLDU?

Resim
  GÖRE ÇAYI NEREYE GİDER Emrullah GÜNEY " Çocuklar! Amerika bizim dostumuz. Askerimize silahı o veriyor. Tank,top,tüfek,uçak…Milletimize süt tozunu o veriyor. Her yıl gemiler Amerikan buğdayı getiriyor. Ya değilse fırınlarımızda ekmek yapacak un bulamayız. Bu Amerika var ya, böyük bir memleket. En böyük ırmağı da Missisipi… Bu ırmak akar akar da Atlas Okyanusu'nda Meksika Körfezi'ne dökülür." Duvarda bir Türkiye haritası var. Eski. Pul pul dökülüyor. Irmaklar kesik kesik… Kavlak yerlerde dağ mı var,göl mü? Belli değil. Fakat, Öğretmen Ahmet Yiğitaslan'ın anlattığı Amerika nerede, bilmiyoruz. Yıldızlar kadar uzak bize… Bizim evimizde, ablalarımın atlasları var. Onlara bakmışım ama. Fakat, haftada birkaç kez aynı bilgileri veriyor öğretmen. Duya duya ezberlemişiz. Başka bir şey anlattığı da yok. Ezgin, bıkık, sinirli… …………… Nevşehir'den yürüyerek gelmiş öğretmenimiz. Yorgun. Bir saat kadar çeker yol. Sobada odunlar yanıyor. Tatlı bir sıca

24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ-ANI

Resim
HOCAM, SİZ BENİM HAYALLERİMİ YIKTINIZ ! “Yazın bakalım! Soru 1: 1492’de İspanya’da önemli bir birleşme gerçekleşti. İber Yarımadasının 2 krallığı tek devlet oldu. Bu konuda, kronolojiye de dikkat ederek bildiğinizi yazınız.” Merkez Ortaokulu’nun birinci sınıf öğrencileri Sosyal Bilgiler dersinin ilk sınavında soruları yanıtlamağa başladılar. Kolay değil. Akdeniz’in batısında, Anadolu’ya benzer bir yarımadada pek önemli bir tarihsel gelişim, oluşum gerçekleşmiş. Türk çocuğu elbette bunu bilmeli. İnallı köyünden Abdullah Teke sorulara yanıt vermiş, ama eksik. Örneğin, bu soruya , yalnızca Aragon ve Kastilya Krallıkları birleşti.” diye yazıp bırakmış. Öncesi ve sonrası yok. Kralın adı, haşmetmeap Kraliçe hazretlerinin adı yok. Hiç olur mu? O hanımefendi ki, Kristof Kolomb aşık olmuştu ona. Bunu bizler bilmeyecek de kim bilecek? Abdullah Teke bu sınavdan yeterli notu alamadı. Bahar yarıyılında da “vasatın altında” kaldı. Sonuçta bütünleme sınavlarına gelmesi gerekti. O

10 KASIMLAR

Resim
CANAVAR Dr. Emrullah Güney 10 Kasım 1938.Perşembe. Saat 11.30... Türk ulusunun Uluğ Başbuğu Müşir Halaskar Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sonsuzluğa göçettiğini, radyo daha yaygın olmadığından, karakollar köylüye duyurdu. Ata'nın hasta olduğu biliniyordu. Ama,umut işte. Belki, iyileşir diye bekliyordu herkes. Köyden kente her yerde , o gün yaşam durdu. Derin bir acı elle tutulur, gözle görülür oldu. Güneş kara bulutların ardında yitip gitmişti. Gökler de sanki Türk ulusuyla ağlar gibiydi. Sulusepken kar yağıyordu. Ortalıkta sis, duman. Nevşehir'de esnaf dükkanını açıp da içeri girmek, iş yapmak istemedi. Kunduracı Ömer ağa bir iki mes dikti. Dalgın, düşünceli… Tadı yoktu. Bıraktı. Evine gitti. Gözlerinde yaş. Aşevi sahibi İbrahim ağa köylüleri beklediyse de kimse gelip bir tas çorba içmedi. Cumhuriyet İlkmektebi Başmuallimi Hamid Bey, o acılı günde tüm muallimleri önce odasında topladı, HalaskarGazi Paşamızın sonsuzluğa yürüdüğünü anlattı, sonra evlerine gönderdi; de

KIZLAR DERSTE NE YAPTI?

Resim
DÜNÜR BEKLEYECEK KIZLAR 1972-73 Ders yılı. Nevşehir Merkez Ortaokulunda ikinci yılım. Öğretmeyi seviyorum öğrenmeyi sevdiğim kadar. Bir şeyin ayırdına varıyorum. Öğretirken öğreniyorum. Fakat, Kale altındaki mahalleden gelen üç kız var ki, derslerle hiç ilgileri yok. Yaşları da olağan öğrencilere göre iki,üç yıl ilerde. Mahallenin dedikodu ortamını dersliğe taşıyorlar. Tüm erkimle bilgimi dağıtmağa çalışıyorum, özenle, sevgiyle. Bu üçlü öbeğin hiç umurunda değil. Bir böyle, iki böyle…Sonunda patladım. “ Sizin amacınız ortaokulu hakkıyla bitirmek değil, bekar öğretmenlerle gönül eğlendirmek. Gidin evinize çeyizinizi hazırlayın! Sonra da dünür gelecek oğlan analarını bekleyin.” Yüzümüzü yumuşak bulan, bundan cesaret alarak sürekli konuşan, gülüşen öğrencilerin çoğunlukta olduğu derslikte bıçak gibi kesildi uğultu. Kelebek uçsa kanatlarının açılıp kapanma sesi duyulabilirdi. Şaşırdım. Ne olmuştu böyle. Ne demiştim ki, öğrenciler birden seslerini kesmişlerdi? …….. Ertesi gü

ÖĞRETMEN

Resim
TAZE EKMEK, BAYAT SOMUN Dr Emrullah Güney Zara Lisesinde Coğrafya Öğretmeniyim. Faysal Duruöz adlı denetmenin soruşturmasının ardından Nifli kasaba avukatı bakan Ali Naili Erdem Bey, öyle münasip görmüş, Ürgüp Lisesi’ni dağıtmış, bize de Zara yollarına düşmek kalmış. Murat 124’e bindik, başta Prof Dr Mümtaz Soysal’ın Anayasa’nın Anlamı (!00 Soruda) olmak üzere kitaplarımızı, ders notlarımızı, daktilomuzu, fotograf makinalarımızı, ses alma aygıtımızı koyduk, yatak yorganı, besin kaynaklarını da kutulara yerleştirip arabamızın içine oturttuk, üst yüklüğe de bir demir somya bağladık; ver elini Zara. Ürgüp, İncesu, Kayseri, Gemerek, Şarkışla, Sıvas, Hafik üzerinden…Ingıl ıkış, yollar yokuş…Yol kıyılarında bir motorlu araç bekleyen insanlar anlıyorlar, geçerken gülümseyerek alkışlıyorlar, sonra el sallıyorlar. Kim bunlar! Köy öğretmenleri, ebe, hemşire gibi sağlık görevlileri… Sabah çıkıyorum, akşama görev yapacağım beldedeyim. Fotograf çekerek, köylülerle konuşarak. Çünkü, eğitme

MEB Müdür Atama Listeleri

Resim
MEB Eğitim Kurumlarına müdür atamaları nihayet açıklandı. Atama takvimine göre 28 şubatta açıklanması gereken atama sonuçları bugün (01.02.2010) yayımlanabildi. http://blog.milliyet.com.tr/Mudurluk_Atamalari_ve_Mudur_Yardimciligi_Atamalari/Blog/?BlogNo=226215  Linkindeki yazımı okuyanlar hatırlayacaktır: Bazı iller bu takvime uygun şekilde sonuçları (28.01.2010) açıklarken, bir çok il iş ve işlemleri zamanında tamamlayamamıştır. Samsun'da bu iller arasındadır. Sürecin niçin takvime uygun şekilde tamamlamadığına ilişkin herhangi bir açıklamada gelmemiştir. Durum belirsizleşince sorular, şüpheler, ardından oluşan güvensizlik ortamı...  Atama listesinin yayımlanması (Samsun atama listesi http://samsun.meb.gov.tr/atamalar/muduratama_01022010/muduratama_01022010.pdf  ) belirsizlikleri ortadan kaldırmaktan çok yeni soruları gündeme taşımıştır.  Listede sadece atanabilenlerin isimleri ve atandığı okullar yer almakta; bulunması gereken sınav ve atama puanlarına yer verilmemektedir.  Kaç

Müdürlük atamaları

Resim
GÜNCELLEME 31.01.2010 28.01.2010 Tarihinde açıklanması gereken Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Müdür atama sonuçları http://personel.meb.gov.tr/upload/Yönetici%20Atama%20(29.01.2009).pdf linkindeki yazıyla 29.01.2010 tarihine ertelenmişti. Bugün 31.01.2010... Bazı iller dışında (Yozgat, Bursa, Ağrı gibi) ortada atama sonucu bulunmamaktadır (İstanbul, Samsun, Ankara gibi). Bazı iller atama sürecini takvime uygun şekilde, herkesin izleyebilmesine açarak (Yozgat örnektir) tamamlarken, çok sayıda İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nde neler olduğu hala sırrını korumaktadır. Bazı iller sonuçları açıklarken çoğunluk neden açıklayamamıştır? Başvuru ve tercih süreci devam ederken başvurusu onaylanan bazı adaylara yeniden tercih yapma olanağı sağlanmış mı dır? Kılavuzda "tercihler girilip onaylandıktan sonra kesinlikle değiştirilmeyecektir" hükmüne rağmen 27-28-29.01.2010 tarihlerinde bazı adaylara tercihlerinde herhangi bir değişiklik yapması olanağı sağlanmış mdı